Paris’in Asıl Katili
Emperyalistlerin besleyip büyüttükleri, dünya halklarının başına bela ettikleri vahşi katiller, dün gece bu ülkelerden biri olan Fransa’ya yöneldi ve Paris’teki eşzamanlı saldırılarda onlarca insanın yaşamına son verdiler.
Bu saldırıların önemli bir yanı, küresel emperyalist güçlerce, yani başta ABD ve AB emperyalistleri olan koalisyon güçleri, İsrail, Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’ın Suriye ve Irak’a yapmayı planladıkları harekât, bir başka deyimle işgal operasyonunun hemen öncesinde meydana gelmiş olmasıdır.
Bir yandan da biliyoruz ki, yıllardır Irak ve Suriye’de, Ortadoğu coğrafyasında, Afganistan’da ve Kuzey Afrika’da dinci, gerici, şeriatçı yaratıklar özellikle Kürt, Ezidi, Alevi, Şii, Türkmen, Hristiyan ve Nusayrileri boğazlıyorlar, kelle koparıyorlar veya bombalıyorlardı. Fransa’daki Hollande’ın ve Türkiye’deki Recep Tayyip Erdoğan – Ahmet Davutoğlu iktidarlarının eseri bu katiller Paris’ten önce Reyhanlı’da, Suruç’ta, Amed’de ve Ankara’da da yüzlerce insanı katlettiler. Ve dün gece de Paris’te konsere, tiyatroya, maça giden ya da Paris’in sokaklarında gezen sivil, savunmasız insanlara karşı ardı ardına eşzamanlı saldırılar yaptılar.
Emperyalistlerin sadık işbirlikçisi, IŞİD, El Kaide, El Nusra, Boko Haram, Müslüman Kardeşler gibi cihatçı selefist grupların destekçisi, özellikle de bu örgütleri mali, askeri, siyasi, lojistik olarak destekleyen, besleyip büyüten AKP iktidarı ikiyüzlü politikalar izlemeye devam ediyor. Suruç’ta, Amed’de, Ankara’da saldırıları yapanlara göz yuman, bu saldırılarda ölenlerin cenaze törenlerine dahi tahammül etmeyen, saldırganları koruyup kollayanlar, hatta ölenler için yapılan saygı duruşuna dahi “yuh” çekenler, şimdi Paris için yine timsah gözyaşı döküyorlar. Tıpkı Charlie Hebdo mizah dergisi katliamında olduğu gibi.
Emperyalistler derhal İslamcı – Müslüman selefi bu insanlık düşmanlarına sundukları destekten vazgeçmeli, olması gereken kararlı tavrı sergilemelidirler. Uluslar arası küresel güçler Irak ve Suriye’de sürdürülen bağımsızlık mücadelelerine karşı çeşitli entrika ve savaş konseptinden vazgeçmezlerse, “güvenlikli bölge” veya “tampon bölge” yaratma gerekçelerinin arkasına saklanarak Kürt ulusunun yarattığı model olan Rojava Devrimine saldırmaya devam ederlerse, besleyip büyüttükleri bu katiller sürüsü hergün yeni cinayetler ve katliamlar işlemeye devam edecekler ve emperyalistlerle işbirlikçilerinin yarattığı bu vahşi cihatçı selefi çetelerin saldırıları bumerang misali Paris’te olduğu gibi kendilerine yönelecektir.
Paris’te yaşamının yitirenlerin gerçek katili emperyalistler ve işbirlikçileridir. Paris’in acısı, insanlığın acısıdır.. İnsanlığın başı sağolsun.